Demir, dünyada oksijen, silisyum ve alüminyumdan sonra en bol bulunan elementtir. ‘Fe’ sembolü ile gösterilir.
Ağır metallerin en önemlisidir. Yer kabuğunda % 4,2 nisbetinde bulunur. Gümüş beyaz renkte, metalik bir elementtir. Demir yataklarımız; Divriği, Kahramanmaraş, Hatay, Sakarya (Çamdağı), Kangal, Hekimhan (Hasançelebi), Kaz dağı eteklerindeki Eğmir, Ayvalık (Ayazmant), Simav, Develi, Kastamonu, Düzce ve Mersin’de bulunur. 13. Asırda işletilen Divriği demir yatakları, zamanla unutulmuş Sivas-Erzurum demiryolu inşaatı sırasında yeniden keşfedilmiştir
1937’de işletilmeye açılan yatağın üretimi, Ereğli Demir-Çelik fabrikasının kurulmasıyla artmıştır. Divriği demir cevherleri, demiryolu ile Samsun’a taşınmakta ve oradan gemilere aktarılarak Ereğli’ye yollanmaktadır.
İçinde saf maden oranı % 60-65 olan Divriği yatağının rezervi 35 milyon tondur. İsveç’te % 70 tenörlü kiruna yatağının rezervi 2.5 milyar ton olduğu düşünülürse, Divriği yatağının zengin olmadığı anlaşılır. Bugün için ihtiyacımızın büyük bir kısmını karşılamaktadır.
Kaz dağlarındaki Eğmir yatağı işletilmekte ve cevherlerin bir bölümü Akçay kasabası limanından gemilere yüklenerek Ereğli Demir-Çelik Fabrikasına yollanmaktadır. 6,2 milyon ton olan demir üretiminin 1.7 milyon tonu saf demir teşkil eder.
