Bilim adamları Omega-3’ü benzersiz bir ilaç olarak adlandırıyorlar. Hatta kimi zaman Omega-3 yağ asitleri olmadan bedenin sisteminin tamamen çökeceğini de iddia ediyorlar. Çünkü Omega-3 vücuttaki hücrelerin davranışlarını kontrol eden bir maddedir. Hücrelerin herhangi birinde ufak çaplı bir yağ asidi dengesizliği bile bedenin işleyişini karmakarışık hale getirebilir. Nitekim beyin hücrelerinin ya da retina hücrelerinin görevlerini kusursuz şekilde yerine getirebilmelerinde Omega-3’ün önemi büyüktür. Eğer vücutta bu yağ asitleri eksik olursa bu durum görme bozukluğuna ya da konsantrasyon, bellek, davranış bozukluğu gibi hasarlara yol açabiliyor.
Omega-3 Hangi Besinlerde Bulunuyor?
Omega-3 vücuda ancak dışarıdan alınabilen doymamış yağ asitlerinden biridir. Omega-3’ün diğer adı “alfa linolenik asit’tir. Bu madde genellikle yağlarından faydalanılan ceviz, badem, soya filizi, soya fasulyesi, nohut, keten tohumu gibi besinlerde bulunur. Ancak bunların yanı sıra yeşil yapraklı sebzelerde de bulunur.
Omega-3’ün vücuda kazandırdığı faydaların başında enerji üretimine verdiği destek gelir. Bu nedenle Omega-3 kullanımı kavrama gücünü ve hareket kabiliyetini arttırır.
Bu da kalp, şeker, migren, romatizma, tansiyon problemlerine ya da ciltte meydana gelen sorunların ortadan kalkmasına yardımcı olur. Omega-3’ün vücut için hayati önem taşıyan en önemli özelliklerinden bir diğeri de bedendeki yağ deposunu gösteren trigliserit seviyesini düşürmesi ve böylece kalp-damar sağlığını korumasıdır. Bu işlevlerini öğrendikten sonra ona içimde yaşayan iyilik meleğim ya da koruyucu meleğim diyesi gelir insanın!