Kemer Yapıları Nedir Nasıldır? Kemerler Hakkında Her Şey

Kemer Yapıları Nedir Nasıldır? Kemerler Hakkında Her Şey

Kemer Yapıları Nedir Nasıldır?

Bir duvarın içindeki, iki sütunun ya da ayağın arasındaki bir açıklığın üstünü örtmekte kullanılan, genellikle eğrisel biçimli yapı öğesine kemer denir.

Kemerler büyük açıklıkların tuğla ya da taş gibi öğelerle geçilmesine olanak verir. Bunların bir eğri oluşturacak biçimde dizilmesiyle, yalnız basınca karşı koyan kemer, üstten gelen düşey yükleri iki yana aktarır. Bu nedenle, geniş açıkların geçilmesinde basınca karşı dayanıklı, ancak çekme direnci düşük malzemeler kullanılır. Kemer yapımında taşlar, ışınsal biçimde eğrinin merkezine bakacak şekilde yerleştirilir. Tepe noktasına konan kilittaşı her iki yandan gelen taşları birleştirerek kemeri kapatır. Yüklerin aktarılacağı duvar ya da ayaklara gelen yatay basıncı azaltmak amacıyla kemerin iki üzengisi arasına, çekme direnci yüksek olan ahşap ya da çelik gibi malzemeden gergiler de yerleştirilebilir.

Bunu da Okuyabilirsin...
Güneş Işığı Spektrumu'ndaki Işınlar Nelerdir?

ilk kemerler

Kemerlere benzer ilk yapı öğelerine Mezopotamya mimarlığında rastlanmaktadır. Babil’de yalana kemer adı verilen bir kemer türü kullanılmıştır. Bunlarda malzeme daha çok taş bloklardır ve bu büyük taşlar her sırada bir alttakinden içe doğru taşacak şekilde yerleştirilmiştir. Böylece kemer yükseldikçe iki taraf birbirine yaklaşarak son taşlarla kapanır ve açıklığın üstünü örter.

Gerecin özelliğine, kullanılış biçimine ve üslup gereklerine bağlı olarak ortaya çıkan teknik zorunluluklar, en açık anlatımlarından birini kemerlerin biçiminde ve bezemesinde bulmuştur. Roma Antikçağ’ında yaygın olarak kullanılan beşik kemer, roman döneminde de varlığını sürdürdü, klasik ve yeni klasik çağlarda yeniden ortaya çıktı. Çok erken dönemlerden beri uygulanan sivri kemer, gotik üslubun en çok kullanıldığı kemer türüdür. Gotik dönemin geç evresinde kemerleri basıklaştırma eğilimi (Tudor Kemeri, Kaş Kemeri) ortaya çıktı ve Rönesans’ta sepetkulpu kemer çok tutuldu. At nalı kemere Suriye’de, vizigot Ispanya’da, Mağrib’de ve İslam yapılarında daha çok rastlanır.

Bunu da Okuyabilirsin...
Depremin Şiddeti ve Büyüklüğü Arasındaki Fark Nedir?

İslam mimarlığında kemerler

İslam mimarlığında, özellikle Endülüs Emevileri’nde at nalı kemer yaygın olarak kullanılmıştır. Abbasiler döneminde görülen kırık ve sivri kemerler, Türkler’in Mezopotamya’ya gelip yerleşmelerinden sonra ortaya çıktığından, bu tür kemerlerin Türkler’den geldiği sanılmaktadır. Fatımiler döneminde Camiülezher’de kırık kemerler görülür. ElHâkim Camisi’nin kınk kemerleri de Tolunoğlu Camisi’ndeki gibi hafifçe dışa doğru taşkındır. Bu tür kemerlere Kalat Beni Hammad Minaresi’nde ve 12. yüzyıldan kalma Sicilya yapılarında da rastlanır. Hint-Türk İmparatorluğu dönemi Hint-lslam mimarlığında, Kuzey Afrika ve Suriye yapılarında daha çok dilimli kemerine rastlanır.

Selçuklulardan sonra Osmanlı döneminde gelişen kemer, Türk mimarlığının temel öğelerinden biri olmuştur. Türk mimarlığında, çoğunlukla sivri ya da basık kemerler uygulanmıştır. İstanbul öncesi erken Osmanlı mimarlığında görülen Bursa kemeri (Bursa Yıldırım Camisi, Yeşil Cami, Gölmarmara Şahuban Camisi vb.) taşıma gücü yüksek olmadığından, daha çok süs olarak kullanılmıştır. Taçkapıların üst kemerleri her zaman sivri kemer biçimindeyken, içteki küçük kapılar basık kemerlidir (Fatih Camisi). Üst pencereler çoğunlukla sivri kemerli, alt pencereler düz atkılı ve kemersizdir. Duvar nişleri ve mihraplar da genellikle sivri kemerlidir. Kapı kemerleri genellikle yalındır; yalnızca kilittaşlannın ortasına gülçeler ve kabaralar işlenir. Anıtsal yapılarda kemerler almaşık düzende iki renk taşlardan örülür (Edirne Selimiye Camisi, İstanbul Fatih Camisi vb).

Bunu da Okuyabilirsin...
Kayseri Şehri Nerededir? Kayseri Şehri Hakkında Her Şey
Gönderiliyor
Kullanıcı Oyları
( oy)

Yorum Bırak