Atatürk’ün, hayatta en hakiki mürşit ilimdir sözü günümüzde çok büyük önem kazanmış durumda. Ne anlama geliyor bu söz? Atatürk, 22 eylül 1924 tarihinde, Samsun’da öğretmen ve gençlere yaptığı bir konuşmada söylüyor, bu sözleri. “Dünyada her şey için, medeniyet için, hayat için, muvaffakiyet için en hakiki mürşit ilimdir, fendir, ilim ve fen haricinde mürşit aramak gaflettir” Buradaki ilim, pozitif bilimler ve onun kapsadığı bilimlerdir. yani bilim ve teknoloji.
Hayatta en hakiki mürşit ilimdir fendir, sözünün bu günkü Türkçe’deki karşılığı; “hayatta en gerçek yol gösterici bilimdir” şeklindedir. Bundan da anlaşılacağı gibi Atatürk, Samsun’da bir grup öğretmen ve gençlere hitaben yaptığı konuşmada bilime ve bilimselliğe verdiği önemi vurguluyor. Bu sözle Atatürk, bilimsel gerçeklerin yol göstericiliğinden sapmayın, hayatta başarılı olmak için kendinize kılavuz olarak her zaman bilimi seçin, bilimden başka yollara sapmayın, bilimden başka mürşit aramayın, en güncel bilgilerle donanın diyor.
Günümüzde bilim ve teknolojideki büyük gelişmelere rağmen, çözülemeyen, çözüm bekleyen bir çok sorun var. Salgın ve ölümcül hastalıklar buna en somut örnek. Tüm insanlığı tehdit eden Corona Virüsü ile başa çıkmak için bilim dünyası seferber olmuş durumda. Bu belanın tek çözüm merkezi olan tıp ve biyoloji dünyasından gelecek müjdeli haberleri bekliyoruz. Sadece çözüm aramak mı? Hastalığın tedavisi, önlenmesi ve benzer başka salgın hastalıkların önüne geçilmesi için yapılan tüm çalışmalar bilim insanlarının çabalarının sonuçlarına bağlı.
Bilimin yol göstericiliğine, “mürşit” olma durumuna ihtiyacımız sadece felaketlerde, salgın hastalıklarda olmaz. İnsanlığa daha refah, daha konforlu yaşam olanakları sağlamak için de ihtiyaç duyarız. Gelişmenin sürekliliği bitmez. Çünkü insanın doğa ve çevreyle olan yaşamsal ilişkisi bunu zorunlu kılar. İhtiyaçlar bitmediği gibi artan nüfusla beraber daha da fazlalaşır. Daha hızlı iletişim, daha seri üretim, daha kolay ulaşım, daha iyi bir çevre, daha sağlıklı ve keyifli yaşam… Tüm bunlar insanlığın arayışlarının son bulmayacağına dair küçük ipuçlarıdır. Bu gelişme dinamiğine uyum sağlamak için Atamızın dediği gibi bilimin yol göstericiliğinden şaşmadan çalışmaya devam etmek zorundayız.
