Bu Yazıda Neler Var?
Diş sağlığı, genellikle ihmal edilebilir bir durum olarak algılanmakta. Ancak bu çok yanlış tavır hem ağız ve diş sağlığı hem de diğer organlarımızın sağlığı açısından çok büyük öneme sahip. Halk arasında diş gıcırdatma olarak bilinen bruksizm bunlardan biridir. Keza diş sıkmanın, diş gıcırdatmanın istemli veya istemsiz olması fark etmeden dişler için önemli zarar verme potansiyeli taşımaktadır. Diş sıkma, uyku sırasında olabileceği gibi yoğun bir etkinlik sırasında da olabilmektedir. Uzmanlar diş sıkma ya da gıcırdatma ile ilgili ilk suçlunun yaşanan yoğun stres olduğunu belirtiyor. Özellikle stresli iş hayatı olan kişilerin fizyolojisine yansıyan sıkıntıların giderilmesi lazım. Çünkü gerginlik (stres) kişinin fizyolojisine yansımakta ve istemsiz hareketlere neden olmaktadır. Diş sıkma, dişleri gıcırdatma da bunlardan biridir. Diş sıkma, uyku sırasında veya uyanıkken diş gıcırdatma veya sıkma biçiminde gerçekleşen bir eylemdir. Ağzın yumuşak ve sert dokularında bir takım problemlere neden olan istem dışı bir çiğneme sistemi rahatsızlığı olarak ifade edilebilir.
İnsanlar, günlük etkinlikler sırasında dişlerini birbirine bastırarak yani dişlere kuvvet uygulayarak zarar verebilir. Bu durum genel olarak kişilerin yaptığı fiziksel etkinliklerde (işlerde) aşırı odaklanma neticesinde ortaya çıkmaktadır.
Dişlerim, Sıkıyorum!..
Günlük yaşamda, sohbet sırasında “sıkıyorum dişimi” deyimi çok kullanılır. Bu ifade başlı başına psikolojik bir duruma işaret ediyor. Diş sıkmanın, psikolojik yönü yanında genetik faktörlere bağlı gelişebileceğini göz ardı etmemek lazım.
İncelediğimiz bir çok yabancı kaynakta diş sıkma psikolojik ve psikiyatrik açıdan ele alınmayı gerektiren bir durum olarak değerlendirilmiş. Psikolojik etkenlerin varlığı, ağrı ve şikayetleri artırmaktadır. Bu durum tedaviyi zorlaştırabilir ve daha karmaşık bir tabloya yol açabilir. Çalışmalar sonucunda stres, fiziksel ve ruhsal yorgunluk nedeniyle diş sıkma veya diş gıcırdatmaların ortaya çıkışı daha fazla gözlenmektedir. Aynı çalışmaların net olarak gösterdiği başka bir sonuç ise diş sıkma alışkanlığının anksiyete, sinir, kaygı ve depresyon ile doğrudan ilişkisidir.
Diş Sıkmanın Zararları
Diş sıkma dişlerde, eklemlerde, dokularda gerilmeler ve ağrılara neden olabilir.
Dişlerin aşınmasına neden olabilir.
Diş sıkmanın alışkanlık haline gelmesi ile birlikte oral bölgedeki hasar daha da artar; diş minesinde çatlaklar, dişlerde hassasiyet, mine kırıkları ve renklenme görülebilmektedir.
Uzun vadede kemik erimesi ve diş eti çekilmesi problemi ortaya çıkabilir.
Diş sıkma baş ağrısına sebep olabilmektedir.
Diş sıkma ve diş gıcırdatma yüz kaslarında ve çiğneme kaslarında büyümeye neden olabilir. Bu kaslarda ağrı, hassasiyet, yorgunluk ve fonksiyonel sınırlanma görülmektedir.
Tedavi
Diş sıkma veya diş gıcırdatma problemlerine karşı birtakım tedavi yöntemleri uygulanmaktadır. Bunlardan biri dişlerin birbirine olan temasını kesmek için kullanılan şeffaf plaklardır. Bunun yanında uzman denetiminde antidepresan ilaçlar ya da kas gevşeticiler önerilebilmektedir. İlaç tek başına bir tedavi yöntemi değildir. Şeffaf plak ile birlikte kullanılmalıdır.
